Bir apartman dairesine taşınan genç bir kadın, yeni evinde yalnız olmadığını çok geçmeden fark eder. Gizemli ve rahatsız edici olaylar birbirini izlerken, dairede onunla birlikte yaşayan kötücül bir varlığın varlığı giderek belirginleşir.
Kadın, bu istenmeyen kiracının gerçek doğasını anlamaya çalışırken, kaçışın olanaksız olduğu bir kâbusa hapsolur.
Gözle görülmeyen bu tehdit, zamanla fiziksel bir forma bürünerek kadının gerçeklik algısını sınırlarına zorlar.
Dairenin duvarları arasında sıkışıp kalmış gibi hisseden kadın, varlığın niyetlerini çözmek için mücadele eder. Her geçen gün biraz daha güçlenen bu karanlık güç, onu hem bedenen hem de ruhen tüketmeye başlar.
Kadın, kendisini ele geçirmeye çalışan bu güce karşı son bir direniş başlatmak zorunda kalır. İki varlık arasında geçen bu amansız mücadele, evin dört duvarı içinde insan ruhunun karanlıkla olan savaşının bir yansımasına dönüşür.
Hayatta kalma içgüdüsü, onu beklenmedik bir yüzleşmeye sürükler.
